Mars, yalnızca enerji gezegeni olduğundan değil, aynı zamanda enerji sistemimizin ilk enerji merkezi oluşu yani birinci çakraya tekabül edişi nedeniyle de en önemli gezegendir. Bu çakra omurganın altında yer alır ve ana fonksiyonu kişiyi topraklamaktır
Astrolojik karşılığı
Doğum haritasında birinci çakranın durumu Mars’ın ve ı. ve 8. serilerin konumunu inceleyerek belirlenir. Yani birinci eve (ve bu evdeki gezegenlere), birinci evin yöneticisine, Koç burcuna (ve bu burçtaki gezegenlere) ve sekizinci evdeki gezegenlere, sekizinci evin yöneticisine ve Akrep burcundaki gezegenlere bakılır.
Bu çakra vücutta omurgayı temsil etmektedir. Aynı zamanda kuyruk sokumu, anüs, rektum, siyatik siniri, bacaklar, böbrek üstü bezlerini de temsil etmektedir.
Mars enerjisi omurganın tabanından uyluklara, bacakların aşağısına ve ayaklara doğru iner ve oradan da köklerini oluşturarak (Satürn) Dünya’ya doğru hareket eder. Birinci enerji merkezi (Mars) dengelendiğinde, kişiyi topraklayan ve istikrar sağlayan yedinci enerji merkezine yani Satürn’e bağlar. Bunun nedeni Mars’ın Oğlak burcunda yücelmesidir ki bu burcun yöneticisi Satürn’dür.
Mars ve ı. seride (birinci ev, birinci evin yöneticisi ve Koç burcundaki gezegenler) minimum düzeyde denge sağlansa dahi kişi rahatlar ve ihtiyaçlarının tatmin olduğunu hisseder.
Bu mekanizma, kişinin çevresiyle sınırları zayıfladığında aktive olur. Kişi aşırı hassastır ve birçok şeyin kendisini tehdit ettiğini düşünür. Esasen bu, birinci çakrada enerji eksikliği olmasından kaynaklanır, yani kişi yeterince topraklanmamıştır. Bu da bedeni yorar ve nedeni kronik veya adrenal bitkinlik yani adrenal bezlerin yetersiz çalışmasıdır.
Bu enerji merkezi bağışıklık sistemi için çok önemlidir; kişiyi koruyan bir savaşçıdır (Mars) adeta.
Denge (entegrasyon)
Mars seviyesinde denge hali, omurganın tabanında derin bir güç ve güvenlik hissi ile ifade edilir. Kişi bedeninde olmaktan rahattır, istikrar duyar, soğuk algınlığı, virüs veya ağrı gibi dış faktörlere karşı dayanıklı ve dirençlidir çünkü kişi kendisini koruyabileceğini ve kendine güvenebileceğini bilir. Gücün yanı sıra belli bir esneklik ile hızlı refleksler de söz konusudur; bunlar kişinin bedeninde olduğunun birer göstergesidir.
Mars enerji merkezinde enerji akışının düzgün olması güçlü bir libidoyu, sağlıklı cinsel dürtüleri ifade eder.
Kişinin birinci enerji merkezinin dengede olup olmadığı “rüya alemi”nden (on ikinci ev), “uyanmış alem”e geçiş zamanı olan sabah saatlerinde güçlü bir şekilde fark edilebilir. Eğer kişinin birinci enerji merkezi dengede değilse kişi kolay uyanamaz ve kendini akşamdan kalmış hisseder.
Birinci enerji merkezindeki dengesizlikler / Birinci çakra alanında bozukluklar (Mars, 1. seri ve 8. seri)
Kişinin doğum haritasında birinci evde malefik gezegenler varsa ve kötü durum da iseler, birinci evin yöneticisi asaletli değilse ve güçlü açılar alıyorsa, Mars kötü bir konumdaysa ve Koç burcunda kötü etkiler alan gezegenler varsa kişinin birinci enerji merkezinde dengesizlik olduğu düşünülebilir. Ayrıca sekizinci evde gezegenlerin kötü yerleşimleri, sekizinci ev yöneticisinin zorlayıcı bir konumda olması ve Akrep burcundaki gezegenlerin kötü etkiler alması da bu dengesizliğin başka işareti olabilir. Birinci çakranın dengede olmadığını söylemek için tek bir faktör yeterli değildir ancak bu faktörlerden birkaçının görülmesi durumunda topraklanma (veya enkarne olma) ile ilgili sorunları olduğu söylenebilir.
Fiziksel tezahürleri
Genel enerji eksikliği. Bu merkez çok az açık veya tamamen kapalı olduğunda, kişi bu çakranın dersleri ile ilgili sorunlarla uğraşmaktan kaçma eğilimi sergiler.
Bunun sonucu olarak kişi, bedeni ile bağlantısını yitirir ve bedeninin ihtiyaçlarını yemek yeme, egzersiz yapma vb. net olarak hissedemez çünkü fiziksel enerjisi ve dayanıklılığı düşüktür. Bu gibi durumlarda özellikle demir ve protein gibi bazı vitamin veya minerallerin eksikliğine sıklıkla rastlanır.
Ayrıca bacaklarla ilgili problemler de görülebilir çünkü bacaklardan ayaklara ve oradan da Dünya’ya yeterli miktarda enerji akmamaktadır. Bu da üst merkezlerde zihinsel enerji tarafından üretilen aşırı elektriklenme nedeniyle kişinin sakinleşmesini ve dinlenmesini güçleştirir; üretilen bu elektrik topraklanamadığı için bedende kalarak gerilime yol açar.
Dolaşımın zayıflığından kaynaklanan kronik soğukluk da ı. seri ile ilgili sorunlardan biridir çünkü korku enerji akışını durduran ve soğutan ağır bir enerjidir. İnanlar korktuklarında şöyle cümleler kurarlar: “Korkudan dondum kaldım” veya “korkudan adeta felç oldum”. Birinci çakra seviyesindeki bir dengesizlik enerji blokajı ve soğukluk olarak bir Satürn problemi şeklinde tezahür eder çünkü Satürn kişinin enerjisinin diğer ucunu ve enerjinin devinimini sağlama kapasitesinin göstergesidir.
Birinci çakradaki bir enerji açığı her seviyede sınırları inceltir. Fiziksel seviyede kılcal damarların çatlaması veya morlukların oluşumu ile kan damarları inceldiğinden ve geçirgenleştiğinden varis, hemoroid, bağırsak iltihaplanması ve ayrıca tansiyon bozuklukları görülebilir. Cildin de (fiziksel savunma tabakası) zayıf ve hassas oluşuna sıkça rastlanır.
Ani iştah değişimi. Yemek yeme birinci çakra ile ilintili yemek faaliyetlerden biridir çünkü kişi dünyaya yemek yoluyla bağlanır. Bu yüzden, ani iştah değişimi (çok az veya çok fazla gıda tüketimi) genellikle birinci çakradaki dengesizliğin bir işaretidir. (Anoreksiya ve blumia dördüncü çakra ile ilgili rahatsızlıklardır.)
Yemek, “topraklanma” ile ilgili bir faaliyettir çünkü kendimizi güvende hissetmemizi sağlar. Bu yüzden aşırı yemek yeme ve obezite kişinin (kendisini kilo ile topraklayarak) güven ve korunma eksikliğini gidermeye çalıştığının bir işareti olabilir.
Birinci çakra kaslarla da ilgilidir. Enerji açığı nedeniyle ortaya çıkan korku ile fiziksel ve psikolojik hassasiyetin artışı sempatik sinir sisteminin faaliyetini hızlandırır ve organizmanın sürekli alarm halinde olmasına neden olur. Bu durumda beden çevresine daha güçlü tepkiler verir ve ufacık şeyleri bile büyük bir tehditmiş gibi algılar. Kaslarda depolanan bu kronik gerilim çene ağrılarına ve günümüzde sıkça rastlanan fibromiyaljiye (kronik yorgunluk) neden olur.
Bu enerji merkezinde enerji yükü fazlalığı olduğunda kişi esnekliğini kaybederek kaskatı kesilebilir. Savaşçı Mars her şeyi tehdit olarak algıladığında iltihaplanmalar oluşur. İyileşme uzun sürer, ateşi yüksektir ve bu rahatsızlık kronik bir hal alabilir.
Birinci Çakra Egzersizi
MARS enerjİ MERKEZİNE yönelik egzersizlere başlamadan önce, merkezlenme yapmamız gerekir.
Nefes alırken eller dördüncü çakra üzerinde birleşir ve nefes verirken tüm enerji birinci ve yedinci çakraya doğru yayılır. Daha sonra eller yeniden kalp çakrası üzerinde birleştirilir; derin bir nefes alınarak yavaşça nefes bırakılır.
Bu merkezlenme egzersizinin en az dört kez tekrarlanması gerekir.
Bu egzersizi takiben enerji blokajlarını kaldırmak ve birinci çakradaki enerji akışını güçlü bir şekilde başlatmak için “kasık açma” egzersizine geçilir. Bunun için ayakta dik bir vaziyette durulur; kollar yanlara doğru açılır, ayak parmaklarının üstünde yükselerek hızla topukların üstüne basılır. Sonra sol bacak üzerinde dururken sağ bacak dört kez öne ve arkaya, sonra da dizler bükülü bir şekilde yanlara sallanır. Aynı hareketler sağ bacak üzerinde durarak sol bacak için de tekrarlanır. Bu özellikle de doğum haritasında Mars’ın sert açıları bulunan kişiler için faydalı olsa da Mars’ın rahat açıları için de geçerlidir.
Mars enerjisini canlandıran yani birinci çakrayı diğer çakralar ile bağlayan egzersiz sistemine Mars Dansı adı verilir. Bu sistem sayesinde, Mars’ın diğer gezegenler ile olan iletişimi (açıları) aktive edilmiş olur. Eğer Mars’ın diğer gezegenler ile olan zor konumlarının üstesinden gelmek istiyorsak, Mars’a yönelik enerji egzersizleri uygulamamız gerekir.
Mars enerji merkezine yönelik olumlamalar
- Bedenimi seviyorum ve bedenimin bilgeliğine güveniyorum.
- Şimdi ve buradayım.
- Bolluk benim üzerimden tezahür eder.
- Güvendeyim.
- Kendime güvenmeye açığım.
- Topraklanmış ve dengedeyim. Kendimi güvende ve kararlı hissediyorum.
- Tüm korkulardan özgürüm ve güvenmeye açığım.
Cevaplayın